23 Mart 2016 Çarşamba

Fen Ve Doğa İle İlgili Etkinlik: SUDA AÇAN ÇİÇEKLER

                   



                                           SUDA AÇAN ÇİÇEKLER DENEYİ


Çiçekler büyümek için toprağa ihtiyaç duyarlar.
Bu demek oluyor ki çiçekler toprak üstünde yaşar.
Peki ama başka yerlerde büyüdüklerini de görmüştük mesela pamuğun içinde..
Demek ki çiçekler toprağa değil içindeki minerallere ihtiyaç duyarlar.
İşte buna güzel bir örnek;  Nilüfer Çiçeği
Suyun üstünde açan göz alıcı güzellik..
Nilüferin suda nasıl büyüdüğünü çiçek açtığını gösteren harika bir deney.

FEN VE DOĞA

   


                                   FEN VE DOĞA

Çocuklar 3-4 yaşından sonra çiçekleri, yaprakları ve çeşitli kabukları toplamaktan hoşlanır, yakın çevrelerindeki hayvanların hareketleri onların ilgisini çeker. Böylece bu dönemde çocuklar fen ve doğa etkinlikleriyle ilgili ilk deneyimlerini kazanmaya başlar. Özellikle çevrelerindeki gözlemleri sonucu “Hangi cisimler suda batar?”,“Hangi cisimler suda yüzer?”, “Bir karınca yerde nasıl yürür,duvara nasıl tırmanır?”gibi sorulara cevap arar, tahminlerde bulunur ve araştırır. Küçük çocuklar çevrelerini araştırır, geçirdikleri bazı yaşantılar sonucu bilgiler edinir.Böylece yeni şeyleri öğrenmek için bir temel oluştururlar. Çevrelerini daha iyi tanımaya başladıkça da bazı kavramlar geliştirirler. Erken çocukluk eğitimi programında yer alan fen ve doğa etkinlikleri, çocukların doğal meraklarından yararlanılarak onların çev
relerini ve doğayı gözlem yapma, araştırma ve tanımalarına, düşüncelerini açıklığa kavuşturmalarına, sorular sormalarına yardım eden çalışmalar olarak tanımlanabilir. Ayrıca çocuklar grup içinde iş birliği, yardımlaşma, paylaşma, sorumluluk alma gibi sosyal değerleri kazanır.Fen ve doğa çalışmaları; çocukların gelişimlerine yardım etmesi, onların hayata karşı tavırlarında değişiklikler meydana getirmesi, davranışlarını etkilemesi, ilgi alanlarını genişletmesi, onlara, daha etkili düşünme yollarını öğretmesi, problem çözme yeteneklerini geliştirmesi açısından önemlidir. Fen ve doğa çalışmaları içinde yaşam bilimleri, fiziksel bilimler, yer ve uzay bilimleri vb.fen alanlarına ilişkin etkinliklere yer verilmelidir. Erken çocukluk eğitim kurumlarında fen ve doğa ile ilgili konular; insanlar, hayvanlar, bitkiler, vücudumuz, sağlığımız, besinler, hava ve hava olayları, su ve diğer sıvılar, toprak, kayalar, basit yeryüzü şekilleri, yer çekimi, uzay, madde, ışık, ses, kuvvet-hareket-enerji, ısı-sıcaklık, batma-yüzme, basit makineler (tekerlek, vidalar, kaldıraç vb.), cansız varlıklar, keşifler enerji, mevsimler, doğa olayları, dünyamız, dünyamızın ötesi gibi konulardır.Bu konuların her zaman çocukların ilgisini çekmesi, fen ve doğa etkinlikleri içinde bu konulara yer verilmesi gerektiğini göstermektedir.

  Erken Çocukluk Eğitim Kurumlarında Uygulanabilecek Fen ve Doğa Etkinliklerinin Çeşitleri 

Erken çocukluk eğitim kurumlarında, fen ve doğa etkinlikleriyle ilgili çalışmalar şunlardır:
  Hayvan besleme
  Bitki yetiştirme
  Gezi, gözlem,inceleme
  Deney yapma ve gözlem
  Sınıfa konuk çağırma
  Fen ve doğa köşesinde bulunan materyalleri kullanarak yapılan diğer çalışmalar (Nesne ve varlıkların sınıflandırılması, gruplandırılma çalış
maları, grafik hazırlama ve okuma çalışmaları, mutfak çalışmaları, kitap, dergi, belgesel izleme vb.)

Dil Gelişimi İle İlgili Etkinlik:ORMANDA GEZERKEN

         


                                           



                                              ORMANDA GEZERKEN


OYUNUN ADI: ORMANDA GEZERKEN

GELİŞİM ALANI:Bilişsel Alan ve Dil Alanı

AMACI:Verilen nesne,durum,olay,sayı yada sözcükleri hatırlayabilme

ARAÇ-GEREÇLER:-

OYUNCU SAYISI:8-10

YAŞ GRUBU:4-5 yaş

UYGULAMA:
Çocuklar halka şeklinde öğretmenin karşısına otururlar.Her öğrenci bir meyve ağacı olur.Şeftali, elma, kayısı v.b. Öğretmen bir hikaye anlatmaya başlar.Hikayenin içeriğinde ormanda gezerken karşısına çıkan ağaçlar vardır.Bu ağaçlar çocukların seçtikleri ağaçlardan olmalıdır.Çocuklar kendi seçtikleri ağacın adı geçtiğinde ormanda ayağa kalkar ve hemen oturur.Anlatım sırasında seçtiği ağacın adı geçtiğinde ayağa kalkamayan veya yanlış isimde ayağa kalkan çocuk oyundan çıkar.Oyuna çocukların ilgileri doğrultusunda devam edilir

DİL GELİŞİMİ

                                     


                                                             DİL GELİŞİMİ
 1.1. Tanımı ve Önemi

 Dil, , iletişimi sağlamada araç olarak kullanılan sesler, sembol ve sözcükler gibi temel birimleri içine alan insanlara özgü bir sistemdir. Geniş anlamda ise dil; duyguları düşünceleri, tutumları, inançları ve değer yargılarını aktarmak, algılanan ve yaşanan olaylarla ilgili bilgileri soru sorma, emir verme, istekte bulanma gibi işlevler ile ortaya çıkarmak için kullanılan bir araçtır. Her dilde, sembolleri birleştirmek ve yeni semboller yaratmak için kurallar vardır. Konuşma dilin sese dönüştürülmüş biçimi olarak ifade edilir. Her dilin sesle ifadesi vardır. Fakat sesler, dilden dile değişebilir. Dil gelişimi; seslerin, kelimelerin, sayıların, sembollerin kazanılması, saklanması ve dilin kurallarına uygun olarak kullanılmasını içeren bir süreçtir. Bireyin doğasında dil ile iletişim kurma, isteklerini duygu ve düşüncelerini iletme ihtiyacı vardır. Dil gelişimi, doğumdan itibaren başlar ve yaşam boyu devam eder. Dil ve öğrenme arasında önemli bir ilişki vardır. Dil, öğrenmeyi kolaylaştırır. Öğrenme sürecinde ise çocuğun dili gelişir. Dil gelişiminde, sesin duyulması ve dili kullanabilecek ortamın bulunması gerekir. Çocuklar, çevresindeki yetişkinlerin konuşmalarını taklit ederek dili öğrenmeye çalışırlar. Dil gelişiminde ilk dönemler evrensel özellik gösterir. Farklı dilleri konuşan toplumların çocuklarında dil gelişiminin ilk dönemlerinde benzer özellikler görülmüştür. İlk yıllardaki bu evrensellik 18-32 aydan sonra, sosyal sınıf farklılıklarının etkisiyle yok olur. Dilin bir başka özelliği de dil ile kritik yaş ilişkisidir. Dünyadaki bütün çocuklar, kendi dillerini 2-5 yaşları arasında öğrenmektedir. Çocuklar, benzer dil yeteneği ile doğsalar bile gelişimleri için gerekli ses uyarımlarını alamadıklarında (işitme engelli doğanlarda olduğu gibi) dil yeteneklerinin köreldiği görülmüştür. Konuşmanın olmadığı bir ortamda çocuğun konuşmayı öğrenemediği ortaya çıkmıştır
 1.Dil, arzu ve isteklerimizi ifade etmek için kullanılır.
2. Dil, heyecan ve duyguları ifade eder.
3. Dil; olayları, nesnelerin durumunu açıklar.
4. Dil, kendi materyalini kendi geliştirirken en önemli aracı konuşmadır.



                           DİL GELİŞİMİNE UYGUN ETKİNLİKLER   
         0-6 ay arası
  Bebeğin konuşma çabasını destelemek için onunla bol bol konuşabilir ve onu dinleyebilirsiniz.
 Çeşitli sesler çıkararak bebekle konuşabilirsiniz. Ardından bebeğin çıkardığı sesleri taklit edebilir, bebeği yeni sesler çıkarması için destekleyebilirsiniz.
  Bebekle bulunduğunuz mekânda onun görebileceği veya ilgisini çeken nesneleri tanıtarak onlar hakkında konuşabilirsiniz.
  Şarkı ya da ninni söylerken onun yüz mimiklerini taklit edebilirsiniz.
  "Ce" oyunları gibi oyunları oynayarak karşılıklı iletişimi geliştirebilirsiniz. 
 İsmini söylediğinizde size bakmasını teşvik edebilirsiniz.
  İletişim çabasıyla çıkardığı bütün sesler için olumlu ifadeler kullanabilirsiniz ("Ne güzel gülüyorsun!" gibi).
  Bebeğe değişik mesafelerden teypten müzik dinletebilirsiniz. Odanın farklı yerlerinden davul, zil, çıngırak, tahta ya da metal kaşık vb. kullanarak sesler çıkararak bebeğin tepki vermesini sağlayabilirsiniz. 

6-12 ay arası 
  Bebeğe birbirine vurduğu zaman ses çıkarabileceği materyaller, buruşturduğu zaman ses çıkaran renkli kâğıtlar, naylon gibi malzemeler vererek oynaması için teşvik edilebilirsiniz.
 Bebekle konuşurken bebeksi konuşmalar ve yanlış telaffuzlar yapmadan, onunla doğal, basit, yavaş, anlaşılır ve kısa tümcelerle konuşabilirsiniz.
  Seslerin farkına vardıkça (örneğin telefon çaldığında) ne olduğunu anlatabilirsiniz. Çıkardığı seslerin doğru telaffuzlarını tekrarlayabilirsiniz.
  Bebeğin sözcük ile nesne ilişkisini anlaması için kelimeleri uygun zamanlarda söyleyebilirsiniz. Örneğin dedesini görünce “dede” derseniz duyduğu veya gördüğü nesnelerin ilişkisini daha kolay anlayabilir.
  Bebekle konuşurken konuşmasını beden dilinizle ifade edebilirsiniz. Jest, mimik ve hareketlerle çocuğun daha kolay anlamasını sağlayabilirsiniz. Bir nesnenin ismini söylerken ona doğru bakabilir veya el ile işaret ederek nesneyi gösterebilirsiniz.
  Ne söylediğinizi anlaması için ona zaman tanıyabilirsiniz.
  İsimleri, olayları, günlük etkinlikleri tanımlamak için aynı ifadeleri kullanabilirsiniz. "Ayşe'nin banyosu", "uyku zamanı", “banyo zamanı”, “şimdi yemek zamanı” gibi. 
 Parmak oyunları oynayabilirsiniz.
  Kitaplarla tanıştırıp kitapta bulunan, basit ve günlük yaşantısında çok karşılaştığı nesneleri isimlendirebilirsiniz.

12-18 ay arası
 Çocukla iletişiminizde basit ve kısa tümceler kullanabilirsiniz.
  Doğal bir formda, ancak yavaş, anlaşılır ve açık konuşabilirsiniz. 
 Çocuğun sözcük kazanımı için tercihli sözcüklerle soru yönelterek model olabilirsiniz. Örneğin elma ya da muz ister misin? gibi. 
 Oynayabileceği bazı oyuncakları sağlayabilirsiniz. Örneğin oyuncak bir telefon, konuşma taklitleri yapabileceği en iyi oyuncaktır.

18-24 ay arası
 Yaptığınız etkinlikleri ve ne olduğunu anlatarak tanımlayabilirsiniz.
  Birlikte bazı günlük etkinlikler yapabilir, böylece konuşacak çok şey oluşturabilirsiniz. 
 Çocuğun oyun içinde gerçek nesnelerle oynamasını teşvik edebilirsiniz. Örneğin, gerçek yiyeceklerin kullanıldığı bir çay partisi gibi.
 Resimli olay ya da nesne kartlarıyla grup oyunları oynayabilir, bulmacalar çözebilirsiniz. 
 Mümkün olduğunca sık sık kitap okuyabilirsiniz. İsim ve objeleri tekrar edebilirsiniz. Resimli bez kitapları kendi kendine tutmasını, karıştırmasını sağlayabilir; tanıdık objeleri gösterip, isimlerini söyleyebilirsiniz. Çocuktan tekrarlamasını isteyebilirsiniz.
  Geçmişten, günümüzden ve gelecekten söz edebilirsiniz (Bugün ne yaptınız? Yarın dede gelecek gibi).
  Eğer çocuğun çıkarabildiği bir ses varsa (örneğin baa), bu sesle başlayan ve çevresinde bulunan nesneleri öncelikle sözcük dağarcığına kazandırmayı hedefleyebilirsiniz. Örneğin bardak gibi. Bu sözcüğü basit tümcelerde ve duruma uygun ifadelerin içinde kullanabilirsiniz. 
 Hedeflediğiniz ve çıkarabildiği sese ilişkin sözcük kartları oluşturabilirsiniz. Bu kartlarla evin içinde çeşitli oyun ortamları hazırlayabilirsiniz. Karttaki sözcüğü göstererek ismini söyleyebilirsiniz. Sözcüğün nasıl söylendiğini duymasına yardımcı olabilirsiniz. Bazen ona da sorarak isimlendirmesini isteyebilirsiniz. Her ne şekilde isimlendirme yaparsa yapsın, doğru kabul edip, tekrar geri iletim sağlayabilirsiniz (Örneğin Evet bu bir "bardak". Daha sonra /b/ sesiyle başlayan diğer karta geçebilirsiniz. Kendi gelişim süreci içinde yalnızca onu desteklemeyi hedefleyebilirsiniz.).
  İyelik zamirini öğretebilirsiniz (“Bu benim arabam, bu senin araban” gibi). 

2-3 yaş
 Çocuğa yer bildiren sözcükleri öğretebileceğiniz oyunlar oynayabilirsiniz. Örneğin "topu kutunun 'içine' koymak" ya da "masanın 'üstünden' atmak" gibi.
  Çocuğa 10'a kadar saymasını öğretebilir ve sayma oyunları oynayabilirsiniz. 
 Yazmayı taklit edebilmesi için boya kalemleri ve kâğıt temin edebilirsiniz.
  Diğer çocuklarla oyun oynayarak iletişim sağlayabilmesi için fırsatlar yaratabilirsiniz.
  Daha uzun ve karmaşık hikâyeler okuyabilir, masallar anlatabilirsiniz.
  Kitap içinde bulunan eylemleri tanımlayarak onları kısa cümlelerle anlatabilirsiniz. Anlattığınız cümlelerle ilgili her olaya ilişkin hemen soru yöneltebilirsiniz. Her ne cevap verirse versin, tekrar sorunuzun yanıtını bir de sizden duyması ona uygun konuşma modeli olmanız açısından etkilidir. Örneğin "Evet, çocuk ayakkabısını giyiyormuş." gibi.
  Çocuğun konuşmasına fırsat tanıyarak konuşmalarını dikkatle dinleyebilirsiniz. Çocuğun konuşmalarında o, bu, ben gibi zamirleri kullanıp kullanmadığını izleyebilir; bunları kullanması için çocuğa sorular yöneltebilirsiniz.

4-5 yaş
  Çocukla konuşurken tam ve düzgün cümleler kurabilirsiniz. Nesneler üzerinde konuşurken “bu”, “o” yerine, nesnenin ismini söyleyebilirsiniz. Örneğin “onu bana ver” yerine “Kalemi ver.” gibi.
  Çocuğun sorularını sabırla yanıtlayabilirsiniz. Kuru yaprakların üzerinde yürürken, balık tutarken, evde otururken hep konuşabilir, sorularını yanıtlayabilirsiniz. Çocuğa zenginleştirilmiş yakın çevre imkânı tiyatro, sinema, müze, konser, maç gibi farklı etkinlikler sunabilirsiniz.
  Büyük- küçük, sert- yumuşak gibi zıtlıklar içeren oyunlar oynayabilirsiniz.
  Konuşmalarınıza zamana ilişkin kavramlar katabilirsiniz (bugün, yarın, daha sonra, gelecek hafta gibi).  Çocuğa olaylara ilişkin hisleri ve duyguları hakkında konuşma fırsatı tanıyabilirsiniz. 
 Kendinize ait sözcük oyunları, tekerlemeler, hikâyeler yaratabilirsiniz. 
 Sözcük bulma oyunları oynayabilirsiniz.
  Çocuğun sorularını bıkmadan cevap verebilir, olayları sebep-sonuç ilişkisi içinde anlatarak çocuğun sözcük bilgisinin artmasına, merakının tatmin olmasına hem de olayları birbirine bağlamasına yardım edebilirsiniz.
  Dil ötesi becerilere ilişkin oyunlar üretebilirsiniz ( örneğin bir sözcüğün hangi sesle başladığının ya da bir sesle başlayan sözcüğün bulunması gibi fonolojik farkında olmaya ilişkin etkinlikler)

22 Mart 2016 Salı

Bilişsel Gelişim İle İlgili Etkinlik: ŞEKİLLER NEREYE SAKLANMIŞ

   


              ŞEKİLLER NEREYE SAKLANMIŞ






Etkinlik Çeşidi: Okuma Yazmaya Hazırlık Sanat Ve Oyun (Bütünleştirilmiş Küçük Grup ve Bireysel Etkinlik)
Yaş Grubu (Ay):36-66 

KAZANIMLAR VE GÖSTERGELERİ

Bilişsel Gelişim:
Kazanım 7: Nesne ya da varlıkları özelliklerine göre gruplar.
Göstergeleri: Nesne/varlıkları şekline göre gruplar.
Kazanım 12. Geometrik şekilleri tanır. 
Göstergeleri: Gösterilen geometrik şeklin ismini söyler. Geometrik şekillerin özelliklerini söyler. Geometrik şekillere benzeyen nesneleri gösterir.
Motor Gelişim:
Kazanım 1. Yer değiştirme hareketleri yapar.
Göstergeleri: Yönergeler doğrultusunda yürür
Yönergeler doğrultusunda koşar. 
Kazanım 4: Küçük kas kullanımı gerektiren hareketleri yapar. 
Göstergeleri: Malzemeleri keser. Malzemeleri yapıştırır.

ÖĞRENME SÜRECİ
Çocuk sayısı kadar fon kartonundan renkli daire üçgen ve kare şekilleri kesilerek hazırlanır. 
Geometrik şekiller sınıfın çeşitli yerlerine saklanır.Sınıfın ortasına renkli bant ile büyük daire, üçgen ve kare şekilleri çizilir.Şekillerin özellikleri ile ilgili sohbet edilir. Müzik açılınca çocuklar, tüm saklı daire ve kare şekillerini bulmaya çalışırlar.Çocuklar eşit sayıda üç gruba ayrılır.Her grup bir geometrik şekil grubu olurlar.Sınıfa saklanan geometrik şekiller bulunarak uygun şeklin içine konur.Tüm şekiller sayılarak kaç tene oldukları bulunur. Çocuklar çalışma masalarına alınır.Geometrik şekillerin
 çizili olduğu el işi kağıtları (turuncu daire,yeşil kare ve mor üçgen) çocuklara dağıtılarak kesmeleri ve özgün şekiller oluşturmaları istenir. 


Materyaller
Çocuk sayısı kadar kesilmiş kare, daire, üçgen şekilleri, el işi kağıdı makas, yapıştırıcı

Sözcükler
-------------
Kavramlar
Şekil: Kare, Daire, üçgen
Renk:Turuncu, yeşil, mor

Aile Katılımı
Ailelere, çocuklarıyla dergilerden kare, üçgen ve daire şekline benzeyen resimler keserek okula göndermeleri önerilebilir.

Değerlendirme
Oyunumuzda hangi nesneleri kullandık?
Yerde çizili olan şekillerin adı nedir?
Sınıfa saklanmış geometrik şekilleri bulmaya çalışırken neler hissettin?
Çalışma sayfaları dağıtılarak yönergeleri açıklanır. “Pastel boyalarının renginde olan çizgileri tamamlayalım. Paytak’ın elinde tuttuğu şekilleri aynı renk boyalarla boyayalım.”

BİLİŞSEL GELİŞİM

                                                 

                                                      BİLİŞSEL GELİŞİM
1.1. Tanımı ve Önemi

 İnsanı insan yapan özelliklerden biri de bilişsel gücüdür. Bu gücüyle diğer canlılardan üstün hâle gelerek onları egemenliği altına alır. Doğayla başa çıkmaya çalışarak kültürel değerler üretir; teknolojiyi geliştirerek yaşamı kolaylaştırır ve anlamlı kılar. Eğitim de insanın biliş gücünü geliştirmeye rehberlik eder. Biliş, ileri zihinsel süreçleri içerir. Zihinsel süreçler; dikkat, algı, bellek, dil gelişimi, okuma ve yazma, problem çözme, anımsama, düşünme, akıl, yaratıcılık vb. birçok özelliği içermektedir. Bilişsel gelişim; doğumundan başlayarak çevreyle etkileşimi ve çevrenin anlaşılmasını sağlayan bilginin edinilmesi, kullanılması, saklanması, yorumlanarak yeniden düzenlenmesi ve değerlendirilmesi aşamalarındaki tüm zihinsel süreçleri içine alan bir gelişim alanıdır. Çocuğun gördüğü, duyduğu, dokunduğu tattığı nesneler hakkında düşünmesini ifade eder. Soyut şekilde akıl yürütme, varsayımsal durumlar hakkında mantıksal düşünme, kuralları karmaşık ve daha yüksek yapıda örgütleme, nesneler arasındaki benzerlik ve farklılığı anlama, objeleri kategorize edebilme vb. beceriler bilişsel gelişim alanı içinde yer alır. Erken çocukluk döneminde çocuğun bilişsel özellikleri incelendiğinde yetişkinlerden farklıdır. Çocukların kendine özgü bir dünya görüşleri ve düşünce yapıları bulunmakta, zihinsel süreçlerde hem nitelik hem de içerik açısından zamanla gelişimsel değişiklikler oluşur. Piaget’e göre bilişsel gelişim, organizmanın doğumdan ölümüne kadar farklı basamaklardan geçerek düzenli olarak niteliksel bir değişim içine girmesi olarak tanımlanır.Bilişsel sistem çevreden girdiler alır. Girdileri algılar, algıladıklarını belleğinde saklar. Düşündüğünde algıladıklarını belleğinden çağırarak kullanır. Daha da iyi düşünmek için bilgileri kavramlaştırır ve genelleştirir. Yeni düşüncelerle çıktılar verir. Çıktılardan dönüt alır. Aldığı dönütlerle bilişsel gücünü geliştirir. Farklı girdiler aldığında, dengeleme yaparBilişsel gelişimin desteklenmesinde yetişkinlerin rolü de çok önemlidir .Ebeveynlerin çocuklara zengin uyarıcı çevre sunmaları gerekmektedir (doğa gezileri, kültürel geziler yapılandırılmış ve hayalî oyunlar vb.).
         

                   BİLİŞSEL GELİŞİMİ DESTEKLEMEYE YÖNELİK                                            ETKİNLİKLER
1. Ay
 Bebeğin görme alanı içinde göz hizasında 15-25 cm uzakta, renkli, sesli, hareketli nesneler bulundurarak ona doğru yaklaştırabilirsiniz. Bol bol konuşarak, gülebilirsiniz. Çıkardığı seslere karşılık verebilirsiniz. Ses çıkarması için cesaretlendirebilirsiniz. Kulağına yakın mesafelerden çıngırak, zil gibi değişik sesler dinletebilirsiniz. Yeni doğanın kulağının yakınında çıngırak ya da zil sallayabilir ya da el çırpabilirsiniz. Bebeğin tepkisini, sesin geldiği yöne bakmaya çalışmasını sağlayarak izleyebilirsiniz. Yeni doğanın daha önceden tanıdığı oyuncağın sapını (çıngırağın) avucunun içine yerleştirebilir ve parmaklarıyla oyuncağı kavramasını sağlayabilirsiniz. İşitsel algı ve ritim duygularını geliştirmek için şarkılar, ninniler söyleyebilirsiniz. Böylece ritim duygusunu geliştirebilirsiniz. Çocuğa tutacağınız 20-30 cm ponponu çocuğun göğsünün ortasından alnına doğru, göz hizasında, sağdan sola daire çizecek şekilde hareket ettirebilirsiniz. Bebeğin izlemesi için dikkatini ponpona çekmeye çalışmalısınız.

1-3. Ay
 Çıngırağı bebeğin görme alanı içinde sallayarak onun dikkatini çekmeye çalışabilir, çıngırağı görme alanının bir ucundan diğerine doğru hareket ettirebilirsiniz. Bebeğin hareket eden çıngırağı gözleriyle takip edip etmediğini gözlemleyebilirsiniz. Bebeğin el ve ayak bileklerine renkli uyarıcı olarak yün veya bez bilezik takarak uzun uzun izlemesini sağlayabilirsiniz. Bebek kendi görüş alanı içinde objeleri yakalamaya ve çevresindeki her şeye dokunabilmek için uzanmaya başlar. Hepsini tutmak, dokunmak, ağzına götürmek, hissetmek ister. Bunun için çıngırak, yumuşak oyuncak vb. gibi oyun malzemelerini sunabilirsiniz.

 3-5. Ay
 Bebeğe çeşitli nesnelerde renklerde ve görünümlerde oyun malzemesi sunulmaya çalışılmalıdır. Bebek tamamen tanıdığı, her şeyini öğrendiği, keşfedecek bir şey bulamadığı nesnelerle oynamaktan sıkılabilir. Zaman zaman materyallerde değişiklik yaparak veya yeni materyaller sunarak ilgisini çekmeye çalışabilirsiniz. El ve ayağına renkli ses çıkarabilen bilezikler takabilirsiniz. Çocuğun kolayca yetişebileceği bir mesafeye ayna koyabilirsiniz.

6. Ay
 Bebekle oynarken bir oyuncağını saklayıp bebeğin bir arayış içinde, oyuncağın ortaya çıkmasını bekleyip beklemediğini gözlemleyebilirsiniz. Oyuncaklar bebeğinize pek çok şey öğretecektir. Bu nedenle; ona farklı boyut, şekil ve dokularda farklı biçimlerde kullanılabilen oyuncaklar sunabilirsiniz. Bu oyuncakların ağza alınabilecek türde, sağlık koşullarına uygun, bazılarının ses çıkaran cinsten olmasına dikkat edebilirsiniz. Olayların var oluş amacı olduğunu, değişebileceğini öğretmek için; hareketler ve çeşitli sonuçlarını çeşitli örneklerle, açık seçik şekilde sunabilirsiniz. Örneğin; bir topu itip ona yuvarlandığını söyleyebilirsiniz.

 6-8. Ay
1. Bol bol konuşarak şarkı söyleyebilirsiniz.
2. Her iki eline oyuncak vererek oynamasını sağlayabilirsiniz.
3. Karşılıklı alma-verme oyunu oynayabilirsiniz.
4. Küçük silgi nesneleri tutması için cesaretlendirebilirsiniz.
5. Yüzünü bir nesnenin arkasına saklayıp çıkararak “ce-e” oyunu oynayabilirsiniz. Aynı oyunu çocuğun yüzünü bir bez ile örterek tekrarlayabilirsiniz.

9-12.
 Ay Bebeğin bu dönemde zihinsel gelişimini desteklemek için insanlarla ve nesnelerle iletişim kurmasını sağlayabilirsiniz. Çoğu gelişmiş olarak doğuşta bebekte var olan beyin hücrelerinin gelişmesi, beyin hücrelerinin harekete geçmesi ve diğer hücrelerle iletişim kurmasıyla sağlanmaktadır. Beyin hücrelerini harekete geçirecek şey ise beyne gidecek mesajlardır. Bebek bu nedenle ne kadar çok şey işitebilir, ne kadar çok şey görebilir ve ne kadar çok şey tadabilirse beyin hücreleri arasında mesajlar o kadar çok gidip gelecek ve böylece beyin gelişimini destekleyebileceksiniz.Ulaşamayacağı bir yere sevdiği, ilgisini çeken bir oyuncağı koyarak elde etmesi için uğraşmasını destekleyebilirsiniz. Parlak renkli nesneyi çocuğa vererek bir süre oynamasını sağlayabilirsiniz. Sonra nesneyi bebekten alarak ucu görünecek bir şekilde örtünün altına koyabilirsiniz. Çocuk örtüyü kaldırıp altındaki oyuncağı bulduğunda ödüllendirebilir, bulamazsa oyuncağı örtünün altından çıkarıp gösterebilir ve tekrar aynı şekilde saklayıp bebeğin bulmasını isteyebilirsiniz. Bebeği kucağınıza alıp ayna karşısına oturabilirsiniz. Bir kendinizin, bir bebeğinizin ismini söyleyerek ve göstererek bebeğin dikkatini çekebilirsiniz. Bebeğin kendisini aynada göstermesini isteyebilirsiniz. “Ali nerede?”, bebek kendisini doğru yerde gösterdiğinde onu ödüllendirebilirsiniz. Yardım gerekiyorsa soruyu tekrar sorabilir ve önce kendinizi gösterip sonra soruyu yine tekrar ederek, bebeğin kendisini göstermesini sağlayabilirsiniz. Çocuğun sevdiği bir oyuncağı gözü önünde kolay açılacak şekilde, bir kâğıda sarabilirsiniz. Çocuktan oyuncağı bulmasını isteyebilirsiniz. Aynı oyunu kolay açılıp kapanan bir kutuyla da oynayabilirsiniz. Hayal gücünü geliştirmek ve kavramsal düşüncelerin düzene girmesini teşvik etmek için kısa hikâyeler okumaya başlayabilirsiniz. Kitaplarda sayfanın 3/4’ünün resimli, 1/4’ünün yazılı olmasına özen gösterebilirsiniz.

1-2 Yaş 
Çocuğunuza her tür sesi açıklayın; hayvan sesleri, araç seslerini, müziğin vb. sese çok duyarlı olduğundan; kapı gıcırtısı, kâğıt hışırtısı gibi seslerden de haberdar olmasını sağlayabilirsiniz. Saymaya ve sayıları kullanmaya başlayabilirsiniz. Önce kendinizin, sonra bebeğinizin parmaklarını kullanabilirsiniz. Her şeyin özelliklerinden bahsedebilirsiniz. Örneğin; kuşların ve uçakların uçtuğunu, arabaların, “düüüt” sesi çıkararak gittiğini tutkalın yapışkan, yünün yumuşak olduğunu, topların yuvarlak olup yuvarlandığını; ama tuğlaların köşeli olduğu için yuvarlanmadığını anlatabilirsiniz. Her şeyin rengini söyleyebilirsiniz. Sert yumuşak gibi zıtlıkları açıklayabilirsiniz. Elinde tuttuğu kalemi veya topu çocuğa göstererek önce, örtünün altında saklayarak ve sonra çıkararak çocuğa gösterebilirsiniz. Bu oyunu sırasıyla yastık ceket altında saklayarak yapabilirsiniz. Sonra nesneyi en son sakladığı yerde (ceket veya hırkanın altında) bırakabilirsiniz. Çocuğa “Kalem nerede?” veya “Top nerede?” diye sorabilirsiniz Çocuk nesneyi ceketin altından çıkardığında onu ödüllendirebilirsiniz. 61 Çocukla birlikte oynarken, oynadığınız oyuncağı çocuğun gözünün önünde yüksekçe bir dolaba veya masanın üstüne koyabilirsiniz. Çocuğu oyuncağı alması için cesaretlendirerek teşvik edebilirsiniz. Çocuğun bir araç kullanarak (sandalye veya sedir üstüne çıkmak, blok veya bir sopadan yararlanmak gibi.) oyuncağı almasını gözlemleyerek ve onu ödüllendirebilirsiniz. Bol bol kısa hikâyeler içeren resimli kitaplar okuyabilirsiniz. Resimleri hakkında bilgi verebilirsiniz. Zıtlıkları gösterebilirsiniz. (uzun kalem, kısa kalem, küçük top, büyük top vb.) Basit şarkı, şiir ve tekerlemeler öğretebilirsiniz. Çocuk kendini problem çözmeye teşvik edecek malzemelerle daha çok ilgilendiği için ona sokulup çıkarılacak delikleri olan oyuncaklar dizilecek bloklar, doldurup boşaltılan kutular vb. materyaller sağlayabilirsiniz.

2 Yaş
 Resimli hikâyeler okuyabilir, resimler üzerinde konuşabilirsiniz. . Şarkı söyleyerek, müzik ve hikâye kasetleri dinleterek müziğe ilgisini uyandırabilirsiniz. Boyut kavramını güçlendirmek üzere çeşitli küp üçgen ve kareleri doğru yuvaya yerleştirebileceği kutu ve oyuncaklar sunabilirsiniz. Çocuğa küpleri üst üste koyması için model olarak gerekirse elle yönlendirebilirsiniz. Çocuk küpleri üst üste koyarak 6-7 küpten kule yaptığında onu ödüllendirebilirsiniz. Çocuğun oyuncaklarını karıştırmasına, onlarla uğraşma ve araştırmalar yapmasına fırsat tanıyabilir ve çabasını destekleyebilirsiniz. Çocuktan şekilleri uygun deliklere yerleştirmesini isteyiniz. Yapamazsa model olun. Çocuk başardığında onu ödüllendirebilirsiniz. Çocukla birlikte kitaba bakabilirsiniz. Çocuğa bir resim göstererek “Bu ne?” diye sorabilirsiniz. Bilemezse kendiniz söyleyebilirsiniz. “Neymiş?” diye çocuğa tekrar sorabilirsiniz. Çocuk bildiğinde aferin diyebilirsiniz. Çok parçalı bir oyuncak seti temin edebilirsiniz. Örneğin; bir çiftlik kurun ve bunu inekleri, atları, kuzuları ve tavukları saymak için kullanabilirsiniz. Birçok sayı oyunu oynayabilirsiniz. Yaptığınız her çalışmaya sayıları katabilirsiniz. Alışveriş yaparken, giyinirken, yapmamız gerekenleri anlatırken geçen tüm kavramları birlikte sayabilirsiniz.

3 Yaş
 Çocuğa büyük kâğıtlar, kurşun kalem, pastel boya ve kuru boya vererek resim yapmaya özendirebilirsiniz. Önce tek tek adlarını sayarak çocuğun nesneleri tanıyıp tanımadığını anlayabilir ve özelliğini söylediğiniz oyuncakları size vermesini isteyebilirsiniz. “Bana kırmızı kovaları ver.” , “Bana büyük arabaları ver.”, “Bana aynı büyüklükte olan topları ver.” gibi… 3 küpten köprü yapabilir ve çocuğa model olabilirsiniz. Çocuğa 3 küp vererek köprü yapmasını isteyebilirsiniz. Gerekirse yardımcı olabilir ve çocuğu köprü yapmak için cesaretlendirebilirsiniz. Çocukla birlikte önceden hazırladığınız değişik boyutlardaki nesnelerle önce büyükküçük, uzun-kısa ile ilgili oyunlar oynayabilirsiniz. Örneğin; “Bana büyük bebeği ver.” diyebilirsiniz. Ardından küçük bebeği isteyebilirsiniz. Daha sonra oyuncaklar içinden büyük bebeği ve küçük bebeği bulabilir, yan yana koymasını isteyebilirsiniz. Büyük- küçük oyununu doğru olarak oynayıp bitirdikten sonra, “uzun-kısa” oyununa geçebilirsiniz. Çocuğun yaşına uygun resimleri içeren bir kitabı, çocuğun resimlerini görebileceği şekilde tutabilirsiniz. Resimlerdeki olayı anlatabilir ve diğer sayfalardakileri de çocuğun anlatması için onu cesaretlendirebilirsiniz. Çocuğa sorular sorarak neden sonuç ilişkisi kurmasına, olayları doğru sıralamasına yardımcı olabilirsiniz. Çocuğun önüne değişik nesneler ve oyuncakları koyabilir ve birer birer renklerini sorabilirsiniz. Çocuk bir oyuncağın rengini doğru söylerse, onu ödüllendirebilirsiniz. Çocuk bir oyuncağın rengini doğru söylerse onu ödüllendirebilirsiniz. Sözel olarak çocuktan oyuncağı kutunun önüne, arkasına, üstüne, yanına, altına, koymasını isteyebilirsiniz. Çocuk doğru yaptığında, onu aferin diyerek ödüllendirebilirsiniz. Bilemediğinde istediğinizi tekrarlayarak veya yaparak gösterebilirsiniz.

4 Yaş
 Çocukla konuşurken tam ve düzgün cümleler kurmaya özen gösterebilirsiniz. Nesneler üzerinde konuşurken “bu”, “o” yerine nesnenin ismini söyleyebilirsiniz. Örneğin; “Onu ver.” yerine “Arabayı ver.” gibi nesnelerin ismini kullanarak kavram kazanımını destekleyebilirsiniz. Çocuğunuzun soru sorarak öğreneceğinin bilincinde olarak tüm sorularını sabırla yanıtlayabilirsiniz. Bu amaçla Pazar günü çocuğunuzla balık tutarken, sonbaharda kuru yapraklar üzerinde yürürken hep konuşabilir ve bıkmadan sorularını yanıtlayabilirsiniz. Çocuk dış dünyayı sizin aracılığınızla öğrenecektir. Bütün bunları yapmak için “çocuğa zenginleştirilmiş yakın çevre” ortamı sunabilirsiniz. Bu da evde oturup birlikte yürüyüş, tiyatro, sinema, müze, konser, maç gibi farklı türdeki ortak etkinliklerle mümkün olur

Psikomotor Gelişim İle İlgili Etkinlik: BEZİRGAN BAŞI








OYUN ADI :
AÇ KAPIYI BEZİRGAN BAŞI


YAŞ GURUBU: 5-6 YAŞ

OYUNUN AMACI :BÜYÜK KAS GELİŞİMİ,SOSYAL GELİŞME VE DİL GELİŞİMİNE YARDIMCI OLMAK.

UYGULANIŞI
ÇOCUKLAR ARASINDAN BİR KIZ VE BİR ERKEK ÇOCUK SEÇİLİR. BU ÇOCUKLARDAN BİRİ TAVŞAN, BİRİDE KUŞ OLUR.ÇOCUKLAR ELLERİNİ KÖPRÜ ŞEKLİNDE BİRLEŞTİRİRLER.ÖĞRETMEN ŞU ŞARKIYI SÖYLER,
''AÇ KAPIYI,BEZİRGAN BAŞI,BEZİRGAN BAŞI
-KAPI HALKI NE VERİRSİN,NE ALIRSIN,NE VERİRSİN?
''ARKANDAKİ YADİGAR OLSUN,YADİGAR OLSUN'' 
''BİR TAVŞAN, İKİ TAVŞAN,ÜÇÜNCÜDE DOLABA KAÇAN''
DEDİĞİNDE GEÇEN ÇOCUK KÖPRÜDE KALIR.KÖPRÜDE KALAN ÇOCUĞA GİZLİCE ''TAVŞAN MI? KUŞ MU?''DERLER.ÇOCUK HANGİ HAYVANI SEÇERSE O ARKADAŞININ ARKASINA GEÇER.OYUN BÜTÜN ÇOCUKLAR KÖPRÜDE KALANA KADAR DEVAM EDER.BÜTÜN ÇOCUKLAR KÖPRÜNÜN ARKASINA GEÇTİKTEN SONRA ÇEKİŞME YAPILIR VE KAZANAN GURUP ALKIŞLANIR